O günü bekliyorum umutla

Kaldırdım az önce başımı yeni doğan günün yüzüne.

Baktım, baktım, baktım.

Gök maviydi hâlâ, bulut nemli.

Ağlama sakın, dedim.

Sakın ağlama !

Ne baharlar geçti, ne baharlar gelecek elbet.

Umuda gülümse, dedim herşeye rağmen.

İndirdim başımı hizasına, çevirdim sağıma soluma.

Baktım, yalnız değilim.

Bir gamze kondu yüzüme.

Açtım avucumu yeniden

Baktım, o tohum tanesi.

İklimsiz, bir başına.

Sıkı sıkıya tutmuşum avuçlarımda.

Umut ekeceksin toprağına, dedim.

Bereket getireceksin diyarına

Bir gamze konduracaksın yüreği titreyen insanımın suratına

Özgürlüğün tatlı esintisini getireceksin vatanına

Ayrışmayan bir BİZ  filizlenecek tohumdan fidana

Kökünde hoşgörü olacak, gövdesinde dimdik adalet,

Yapraklarında huzur olacak.

Açacak çiçeklerinde buram buram sevgi,

İyilik kokacak.

Arşa varacak cumhuriyetin parlak yüzü.

Avucumda bir tohum, o günü bekliyorum umutla.

 

Gökşen Bozkoyunlu

15 Mayıs 2023

 

Umurunu Umutsamak

Umurunu Umutsamak

Bazen beklemek yorar insanı.

Öyle böyle yorulmak değil hani.

Çünkü o beklemek, o kadar çok şeyin ardından,

Avucunda kalan tek taş olmuştur

Çok şey göze almış, çok gayret göstermiştir aslında

Göstermiştir de,

Kıymet görecek midir bilinmez

Bazen yorar insanı çok beklemek

Hani yıldızlar anlaşır bazen

Buluşur ortada birleşince koskocaman bir ışık huzmesi doğar yüreğine güneş misali

İnsan bazen söylediklerinde gizlidir

İyi ki dersin de sonu üç noktayla nihayetlenmiş bir “İyi ki”

Öyle bir an gelir ki

Beklemek kalmıştır elinde avucunda

Buluşma saatini bekleyen

Körpe aşıklar gibi.

Sonu üç noktaya gebe,

Natamam bir cümlenin

Gizli öznesiydin sen.

En çok,

Yüklemindeki o bilinmez vurguya sığındım ben.

Öyle bir cümleyle gel ki, razıyım

O vakit yüreğim dursun.

Adını; umurunu umutsamak koydum.

Gökşen Bozkoyunlu

YA VARSA?

Ya başındaysak yolun,

Sonuna vardığımızı düşünüyorken

Ya tam da kirazlar açmaya yüz tutmuşken vazgeçtiysek

Ya tam gülümseyecekken yâr,

Olmayacak deyip ardımıza bakmadan yürüyüp gittiysek

Ya tam seslenecekken gönül bize,

Kapadıysak kulaklarımızı

Ya bir başlangıcın arefesindeysek her şey bitti derken

Ya o engelin ardında gül bahçeleri varsa

Ya varsa?

Vazgeçme

Söyle yüreğine az sabretsin

De ki;

Dayan

O kapının ardı bahar,

O kapının ardı umut,

O kapı sevdalara açılacak

O kapı aydınlık yarının kapısı

Tut kolundan açıver

Korkma!

Gökşen Bozkoyunlu / 25.07.2022

Hoşgeldiniz Yarınlarım

Aldım günbatımı umutlarımı, oturttum karşıma

Yaslanın lütfen dedim arkanıza

Rahat olun.

Ay, güneşe yeniden yol verene,

Yıldızlar sabah uykusuna çekilene dek

Anlatacaklarım var size.

Biliyor musunuz ?

Size varan yollar o kadar engebeli ve virajlıydı ki

Düştüm zaman zaman

Kanadı yüreğim

Üstelik pek çok yokuş tırmanmak gerekti

Ve ne amansız inişlere saplandım gelirken bir bilseniz

Bedenim kör kuyulara ha düştü ha düşecek

Ne uçurum yanı yanlızlıklarından geçtim ah bir bilebilseydiniz

Bugün burada, misafiri olduğumuz bu sofraya gelene dek

Size hasret pek çok zemheriden geçti yüreğim

Ve size hasret pek çok hazan yağmurunda ıslandı bedenim

O yüzden, şimdi tam da bu günbatımında

Karda açan bir kardelen gibi gelişiniz

Yüzümde gördüğünüz gülümseme

Kaç zaman vaktini bekledi bir bilseniz

Ben, ne amansız

Ben, ne zamansız

Ben, ne yorgun diyarlardan geldim ah !

Haydi o zaman vakit, kerahat vakti şimdi.

Bu kadehlerin ilki

Beni bu yola iten rüzgarlara

İkinci kadehler

Buna vesile olan her bir varlığa

Üçüncüler

Vuslatımın bayramı, size

Bir dördüncü kadeh sarsar mı beni bilmem ama

O vakit, o da bu düşü benim gibi görmek isteyenlere kalksın emi !

Hoşbuldum en güzel umutlarım,

Günbatımı hiç bu kadar güzel ve anlamlı olmamıştı

Hoşgeldiniz,

Hoşgeldiniz yarınlarım .

G.B.

WordPress.com.

Up ↑

%d blogcu bunu beğendi: